S
senarist081
Guest
Suyun içindeki orman \ Acarlar Gölü Subasar Ormanı

Adapazarı’ndaki Acarlar Gölü Subasar Ormanı, sadece dünyada ender rastlanan bir oluşum değil, ev sahipliği yaptığı nadir su bitkileri ve kuş türleri ile doğa severler için bulunmaz bir vaha...

Bir orman düşünün, bildiğiniz dişbudak, kızılağaç, karaağaç ve söğütlerden oluşuyor. Ama kökleri her mevsim suyun içinde, göğe bakan dallarında irili ufaklı kuşlar ötüşüyor. Bir göl düşünün, içinde yüce ağaçlar yükseliyor. Aralarında kadife ördekler, elmabaş patkalar (Aythya ferina), bahriler (Podiceps cristatus) geziyor. Burası bir subasar orman, Acarlar Gölü Subasar Ormanı. Göl tabanının yoğun bir ormanla kaplı olduğu, dünyada ender rastlanan bir doğal oluşum. Daha bilimsel bir açıklamayla, ‘Longoz’ olarak da adlandırılan subasar orman “yılın belli dönemlerinde veya yıl boyunca taban suyunun yüksek olmasına bağlı olarak bataklık ve göllerde oluşan orman”a deniyor.
Acarlar Gölü Subasar (Longoz) Ormanı Adapazarı ilinin sınırları içinde; Sakarya Nehri’nin Karadeniz’e döküldüğü yerin yaklaşık 6 km batısında yer alıyor. Doğusu Karasu, batısı ise Kaynarca ilçelerinin sınırları içinde kalan Acarlar, 23 kilometrekarelik büyüklüğüyle Türkiye’nin tek parça halindeki en büyük subasar ormanı. Güneybatıdan Kaynarca (Yırtmaç) Deresi, güneyden Kancalar (Terzioğlu) Deresi ile bunlara bağlanan küçük kollardan beslenen longozun su seviyesi yağışa ve mevsim şartlarına göre yıl içinde 1 ile 5 metre arasında değişiyor. Longozun fazla sularıysa doğudan Okçudere kanalıyla Sakarya Nehri’nin ağız kesimine boşalıyor.

TÜRKİYE’NİN NADİR SU BİTKİLERİ BURADA
Acarlar Longozu, orman ve sulakalan ekosistemlerinin tüm özelliklerinin iç içe geçmesi nedeniyle flora ve fauna açısından zengin bir alan. Nemli iklim şartları nedeniyle hem orman, hem de orman altı bitki örtüsü çok çeşitlilik gösteriyor burada. Hakim ağaç türü dişbudak olmakla birlikte, kızılağaç ve karaağaç da yoğun olarak görülüyor. Ne şans! Su içinde yetişen zarif bir bitki olan su menekşesini Türkiye’de sadece Acarlar Longozu ve çevresindeki birkaç sulak alanda görebilirsiniz. Gene ülkemizin nadir su bitkilerinden göl soğanı ve bataklık eğreltisi de bu alanda yetişiyor. Bunların dışında su küpesi, sarı nilüfer, beyaz nilüfer, su keneviri alanda görülen türler arasında. Acarlar Longozu ile Karadeniz kıyısı arasındaki kumullarda ise zambak ve sütleğen türleri, peygamber çiçeği, katırtırnağı ve kum sazı görülüyor. Ayrıca kuzey kıyılarında boyları 3-4 metreyi aşmayan ve yabani bir çalı türü olan böğürtlenler yer alıyor. Acarlar Longozu, Sakarya Nehri’nin ağzından batıya doğru 26 km uzanan ve kumul, bataklık, açık su ve subasar orman habitatlarının bir mozaiğini içeren Kefken-Karasu Kıyıları Önemli Bitki Alanı (ÖBA) sınırları içinde kalıyor.

KUŞLARIN GÖÇ YOLU ÜZERİNDE
Acarlar Longozu kuşlar için de vazgeçilmez bir alan. Anadolu’nun üzerinden geçen iki önemli göç yolundan birisinin üzerinde bulunması nedeniyle longozda yıl boyunca 200’e yakın kuş türü ya konaklıyor ya da kuluçkaya yatıyor. Kuş uzmanlarının yaptığı gözleme göre yerli, yaz göçmeni, kış göçmeni ve geçit yapan birçok kuş türü Acarlar Longozu’nda barınma, saklanma, üreme ve beslenme imkânı buluyor. Bu kuş türlerinin arasında alaca balıkçıl, kaşıkçı, çeltikçi, karabatak, dalgıç türleri, bahri, elmabaş pakta, altıngöz, kadife ördek, deniz ve balık kartalları sayılabilir. Acarlar Longozu bu özelliği ile Önemli Kuş Alanı (ÖKA) statüsünde ve Sakarya Deltası Önemli Kuş Alanı sınırları içinde yer alıyor.
Longoz tavşan, tilki, çakal, yaban domuzu gibi çeşitli memeli türlerine de ev sahipliği yapıyor. Gölde ise sazan, yayın, yılan balığı, kızılkanat, turna, kefal gibi balık türleri yaşıyor.

ACARLAR LONGOZU KORUMA ALTINDA
Son günlerde herkesin korkulu rüyası olan iklim değişikliği ve küresel ısınma Türkiye’nin tüm su kaynakları ve sulak alanlarını olduğu gibi Acarlar Longozu’nu da tehdit ediyor. Ancak longoza yönelik tehditlerin çok daha önce başladığını söylemek gerek. Karşılaşılan tüm sorunlara karşı son on yıldır alanda çeşitli koruma çalışmaları yürütülüyor. İlk olarak Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu’nun (TÜRÇEK) hazırladığı raporla Acarlar Gölü Subasar Ormanı’nı 1998 yılında 1. Derece Doğal (Tabii) SİT ilan edildi. 2004-2007 yılları arasında ise TÜRÇEK tarafından, alanı tehdit eden çevresel problemleri ortaya koymak, sahanın sürdürülebilir kullanımı için kriterler oluşturmak ve yöre halkının bu alanla ilgili bilinç düzeyini artırmak amacıyla çeşitli çalışmalar yürütüldü. Bu çerçevede verilen eğitimler ve görüşmelerle 7’den 70’e yöre halkına alanın çevresel özellikleri, önemi anlatıldı; halkın ve yerel yönetimlerin dikkati bu tabiat güzelliğine çekilerek üzerinde yaşadıkları hazinenin değerini fark etmeleri sağlandı. Daha sonra yöre halkıyla el ele verilerek longozun hemen kıyısındaki Karamüezzinler Köyü’nde atıl durumda bulunan okul binası onarıldı ve Acarlar Doğa Eğitimi Merkezi olarak açıldı. Artık aktif durumda olan bu merkezde günübirlik seyahatlerle öğrenciler hem teorik olarak çevre eğitimi alabiliyor, hem de saha çalışması yapabiliyorlar.
Longoz, T.C. Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen Biyolojik Çeşitlilik ve Doğal Kaynak Yürütme Projesi’nin (GEF II) yaygınlaştırma alanı seçilerek, Dünya Bankası’nın desteğini de kazandı. Şu an halen Bakanlık tarafından bölgede çalışmalar yürütülüyor. Bu destek özellikle alanın tanıtılması ve koruma-kullanma dengesinin kurulması çalışmaları açısından önem taşıyor.
Acarlar Longozu’nda çevresel tahribatın önüne geçilmesi artık mümkün. Ancak kaybolan çevresel değerlerin yerine getirilmesi ve bugüne kadar elde edilen kazanımların da kaybedilmemesi için sürekli çalışmaya ve desteğe her zaman ihtiyaç var.



Adapazarı’ndaki Acarlar Gölü Subasar Ormanı, sadece dünyada ender rastlanan bir oluşum değil, ev sahipliği yaptığı nadir su bitkileri ve kuş türleri ile doğa severler için bulunmaz bir vaha...

Bir orman düşünün, bildiğiniz dişbudak, kızılağaç, karaağaç ve söğütlerden oluşuyor. Ama kökleri her mevsim suyun içinde, göğe bakan dallarında irili ufaklı kuşlar ötüşüyor. Bir göl düşünün, içinde yüce ağaçlar yükseliyor. Aralarında kadife ördekler, elmabaş patkalar (Aythya ferina), bahriler (Podiceps cristatus) geziyor. Burası bir subasar orman, Acarlar Gölü Subasar Ormanı. Göl tabanının yoğun bir ormanla kaplı olduğu, dünyada ender rastlanan bir doğal oluşum. Daha bilimsel bir açıklamayla, ‘Longoz’ olarak da adlandırılan subasar orman “yılın belli dönemlerinde veya yıl boyunca taban suyunun yüksek olmasına bağlı olarak bataklık ve göllerde oluşan orman”a deniyor.
Acarlar Gölü Subasar (Longoz) Ormanı Adapazarı ilinin sınırları içinde; Sakarya Nehri’nin Karadeniz’e döküldüğü yerin yaklaşık 6 km batısında yer alıyor. Doğusu Karasu, batısı ise Kaynarca ilçelerinin sınırları içinde kalan Acarlar, 23 kilometrekarelik büyüklüğüyle Türkiye’nin tek parça halindeki en büyük subasar ormanı. Güneybatıdan Kaynarca (Yırtmaç) Deresi, güneyden Kancalar (Terzioğlu) Deresi ile bunlara bağlanan küçük kollardan beslenen longozun su seviyesi yağışa ve mevsim şartlarına göre yıl içinde 1 ile 5 metre arasında değişiyor. Longozun fazla sularıysa doğudan Okçudere kanalıyla Sakarya Nehri’nin ağız kesimine boşalıyor.

TÜRKİYE’NİN NADİR SU BİTKİLERİ BURADA
Acarlar Longozu, orman ve sulakalan ekosistemlerinin tüm özelliklerinin iç içe geçmesi nedeniyle flora ve fauna açısından zengin bir alan. Nemli iklim şartları nedeniyle hem orman, hem de orman altı bitki örtüsü çok çeşitlilik gösteriyor burada. Hakim ağaç türü dişbudak olmakla birlikte, kızılağaç ve karaağaç da yoğun olarak görülüyor. Ne şans! Su içinde yetişen zarif bir bitki olan su menekşesini Türkiye’de sadece Acarlar Longozu ve çevresindeki birkaç sulak alanda görebilirsiniz. Gene ülkemizin nadir su bitkilerinden göl soğanı ve bataklık eğreltisi de bu alanda yetişiyor. Bunların dışında su küpesi, sarı nilüfer, beyaz nilüfer, su keneviri alanda görülen türler arasında. Acarlar Longozu ile Karadeniz kıyısı arasındaki kumullarda ise zambak ve sütleğen türleri, peygamber çiçeği, katırtırnağı ve kum sazı görülüyor. Ayrıca kuzey kıyılarında boyları 3-4 metreyi aşmayan ve yabani bir çalı türü olan böğürtlenler yer alıyor. Acarlar Longozu, Sakarya Nehri’nin ağzından batıya doğru 26 km uzanan ve kumul, bataklık, açık su ve subasar orman habitatlarının bir mozaiğini içeren Kefken-Karasu Kıyıları Önemli Bitki Alanı (ÖBA) sınırları içinde kalıyor.

KUŞLARIN GÖÇ YOLU ÜZERİNDE
Acarlar Longozu kuşlar için de vazgeçilmez bir alan. Anadolu’nun üzerinden geçen iki önemli göç yolundan birisinin üzerinde bulunması nedeniyle longozda yıl boyunca 200’e yakın kuş türü ya konaklıyor ya da kuluçkaya yatıyor. Kuş uzmanlarının yaptığı gözleme göre yerli, yaz göçmeni, kış göçmeni ve geçit yapan birçok kuş türü Acarlar Longozu’nda barınma, saklanma, üreme ve beslenme imkânı buluyor. Bu kuş türlerinin arasında alaca balıkçıl, kaşıkçı, çeltikçi, karabatak, dalgıç türleri, bahri, elmabaş pakta, altıngöz, kadife ördek, deniz ve balık kartalları sayılabilir. Acarlar Longozu bu özelliği ile Önemli Kuş Alanı (ÖKA) statüsünde ve Sakarya Deltası Önemli Kuş Alanı sınırları içinde yer alıyor.
Longoz tavşan, tilki, çakal, yaban domuzu gibi çeşitli memeli türlerine de ev sahipliği yapıyor. Gölde ise sazan, yayın, yılan balığı, kızılkanat, turna, kefal gibi balık türleri yaşıyor.

ACARLAR LONGOZU KORUMA ALTINDA
Son günlerde herkesin korkulu rüyası olan iklim değişikliği ve küresel ısınma Türkiye’nin tüm su kaynakları ve sulak alanlarını olduğu gibi Acarlar Longozu’nu da tehdit ediyor. Ancak longoza yönelik tehditlerin çok daha önce başladığını söylemek gerek. Karşılaşılan tüm sorunlara karşı son on yıldır alanda çeşitli koruma çalışmaları yürütülüyor. İlk olarak Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu’nun (TÜRÇEK) hazırladığı raporla Acarlar Gölü Subasar Ormanı’nı 1998 yılında 1. Derece Doğal (Tabii) SİT ilan edildi. 2004-2007 yılları arasında ise TÜRÇEK tarafından, alanı tehdit eden çevresel problemleri ortaya koymak, sahanın sürdürülebilir kullanımı için kriterler oluşturmak ve yöre halkının bu alanla ilgili bilinç düzeyini artırmak amacıyla çeşitli çalışmalar yürütüldü. Bu çerçevede verilen eğitimler ve görüşmelerle 7’den 70’e yöre halkına alanın çevresel özellikleri, önemi anlatıldı; halkın ve yerel yönetimlerin dikkati bu tabiat güzelliğine çekilerek üzerinde yaşadıkları hazinenin değerini fark etmeleri sağlandı. Daha sonra yöre halkıyla el ele verilerek longozun hemen kıyısındaki Karamüezzinler Köyü’nde atıl durumda bulunan okul binası onarıldı ve Acarlar Doğa Eğitimi Merkezi olarak açıldı. Artık aktif durumda olan bu merkezde günübirlik seyahatlerle öğrenciler hem teorik olarak çevre eğitimi alabiliyor, hem de saha çalışması yapabiliyorlar.
Longoz, T.C. Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen Biyolojik Çeşitlilik ve Doğal Kaynak Yürütme Projesi’nin (GEF II) yaygınlaştırma alanı seçilerek, Dünya Bankası’nın desteğini de kazandı. Şu an halen Bakanlık tarafından bölgede çalışmalar yürütülüyor. Bu destek özellikle alanın tanıtılması ve koruma-kullanma dengesinin kurulması çalışmaları açısından önem taşıyor.
Acarlar Longozu’nda çevresel tahribatın önüne geçilmesi artık mümkün. Ancak kaybolan çevresel değerlerin yerine getirilmesi ve bugüne kadar elde edilen kazanımların da kaybedilmemesi için sürekli çalışmaya ve desteğe her zaman ihtiyaç var.

