Nisâ / 22. Ayet
وَلَا تَنْكِحُوا مَا نَكَحَ اٰبَٓاؤُ۬كُمْ مِنَ النِّسَٓاءِ اِلَّا مَا قَدْ سَلَفَۜ اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةً وَمَقْتًاۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا۟

Geçmiþte olanlar bir yana, babalarýnýzýn nikâhladýðý kadýnlarla evlenmeyin. Þüphesiz bu, çok çirkin bir hayâsýzlýk, Allah'ýn gazabýný celbeden bir günah ve pek iðrenç bir yoldur!

Ümmü Haram (r.a)

Başlatan DAMRAM, Haziran 19, 2009, 05:16:31 ÖS

DAMRAM

Ziyaretçi
Haziran 19, 2009, 05:16:31 ÖS
Ümmü Haram (r.a)
Ümmü Haram binti Milhan radıyallahu anh'' Rasûllullah sallallahu aleyhi vesellem efendimizin süt halası... İlk deniz seferine katılan, şehidlik özlemiyle yanan bir hanım sah''bî...

Kıbrıs'ın manevî bekçisi...

Hala Sultan adıyla meşhur, şecaat s''hibi kahraman bir İsl''m kadını...

O, Bi'setten önce Medine'de doğdu. Hazrec kabîlesinin Benî Neccar koluna mensuptur. Babası; Milhan İbni H''lid, annesi Müleyke binti M''lik'tir. Asıl adı bilinememektedir. Ümmü Haram künyesiyle meşhur olmuştur. Enes İbni M''lik (r.a.)'ın teyzesidir. Haram İbni Milhan (r.a.)'ın da kızkardeşi olur.

O, Medine'nin ilk müslüman hanımlarından idi. İsl''mdan önce Amr İbni Kays ile evlendi. Kays ve Abdullah adında iki oğlu oldu. İsl''m güneşi Medine'ye yayılmaya başlayınca kocasının da müslüman olmasını istedi. Her vesileyle beyini İsl''m'a davet etti. Fakat kocası bu davete ic''bet etmedi. Müslüman olmayı kabul etmedi. Çaresiz kalan Ümmü Haram (r.anh'') müşrik kocasından ayrılmak zorunda kaldı. Bir müşrikle hayatını devam ettirmek istemedi. İffetiyle, vakarıyla inancını daha diri yaşamayı arzu etti. Bir müddet sonra Ensar'ın ileri gelenlerinden meşhur sah''bî Ub''de İbni S''mit (r.a.) ile evlendi.

İki Cihan Güneşi Efendimiz zaman zaman süt halası bulunan Ümmü Haram (r.anh'')'nın evini ziyaret ederdi. Bazan öğle üstü kaylûlesini orada yaptığı olurdu. Bir gün Resûl-i Ekrem (s.a.) efendimiz bu evde biraz sohbet ettikten sonra uykuya daldı. Bir müddet sonra gülümseyerek uyandı. Efendimizin tebessüm ederek kalkışına hayret eden Ümmü Haram (r.anh''): "–Ya Rasûlallah! Anam-babam sana fed'' olsun. Niçin gülüyorsunuz?" diye sordu. Efendimiz de: "Ey Ümmü Haram! Ümmetimden bir kısmının gemilere binip k''firlerle savaşmaya gittiğini gördüm." buyurdu. İleride olacak deniz savaşlarına işaret etti.

Ümmü Haram (r.anh'') şeh''det özlemiyle yanmaktaydı. Bu beş''reti duyunca heyecanlandı. O sefere katılacaklar arasında bulunmayı arzu etti ve: "Ya Resûlallah! Du'' etseniz de ben de onlardan biri olsam" diye ricada bulundu. İki Cihan Güneşi Efendimiz de onun istediğine: "Ya Rabbi! Bunu da onlardan eyle" diye du'' ederek karşılık verdi. Sonra yeniden istirahat etmek üzere sağ yanına doğru uzandı.

Fazla bir zaman geçmemişti ki, Efendimiz yine tebessüm ederek kalktı. Ümmü Haram (r.anh'') yine gülümsemesinin sebebini sordu. Efendimiz: "Bu defa da ümmetimden bir kısmının padişahların tahtlarına kuruldukları gibi debdebeli bir halde gaz''ya gittiklerini gördüm." dedi. Ümmü Haram (r.anh'') tekrar dua etmesi ricasında bulundu. Kendisinin de onların arasında olmayı arzu ettiğini söyledi. Rasûlullah (s.a.) Efendimiz ona: "Sen öncekilerdensin" buyurdu. Onun deniz seferinde bulunacağını haber vermiş oldu.

Zaman çabuk geçmekteydi. İki Cihan Güneşi Efendimiz dünyadan ayrılmış, d''r-ı bek''ya irtihal eylemişti. Ümmü Haram (r.anh'')'nın kocası Ub''de İbni S''mit (r.a.) Humus'da tebliğ vazifesinde bulunmak üzere görevlendirildi. Birlikte Humus'a gittiler. Uzun bir müddet orada İsl''m'ın yayılması için gayret gösterdiler.


Hz. Osman (r.a.)'ın halifelik döneminde bir donanma hazırlandı. Bununla Kıbrıs adasını fethetmek üzere sefere çıkıldı. Bu müslümanların ilk deniz seferiydi. Ub''de İbni S''mit (r.a.) ile hanımı Ümmü Haram (r.anh'')'da bu sefere katılmışlardı. 86 yaşlarına girmiş olan Ümmü Haram (r.anh'') bütün güçlüklere göğüs geriyor, sıkıntılara tahammül ediyordu. Gayet sakindi. Yolculuğun verdiği meşakkatlerden şik''yette bulunmuyordu. Onun gönlü İsl''m'ı tebliğ heyecanıyla doluydu. Kıbrıs'taki insanlara İsl''m'ı ulaştırma neşesi içerisinde yolculuğuna sabır ve metanetle devam ediyordu.

O, Rasûlullah (s.a.)'in verdiği müjdeyi hatırlayarak şehidlik özlemi içinde zinde hareket etmeye çalışıyordu. Onun tahakkuk edeceği vakti bekliyordu. Cen''b-ı Hak'ın şehitlere hazırladığı ikramları düşünüyor, ona kavuşmanın sevinciyle çektikleri sıkıntılara aldırış etmiyordu. Yaşlı haliyle onun bu neşesi, zindeliği diğer askerlere de örnek teşkil ediyordu. Onların sabırlarının artmasına vesile oluyordu.

Uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra donanma Kıbrıs'a ulaştı. Önce oradaki insanları müslüman olmaya davet ettiler. Kabul etmeyince cizye vermelerini teklif ettiler. Rumlar buna da yanaşmayınca şiddetli çarpışmalar başlamış oldu. Kısa zamanda Rum donanması mağlub edildi. İsl''m ordusu bir çıkarma hareketiyle iç kısımlara daldı. Savaş karada devam etmeye başladı. Daha fazla direnemeyen, Rumlar cizye vermeyi kabul ederek barış teklifinde bulundu.

Ümmü Haram (r.anh'') yaşlı olmasına rağmen yerinde duramıyordu. Özlemini çektiği şehitlik mertebesine kavuşmak için yaşının üstünde canlılık ve gayret gösteriyordu. Bir an önce neticeye ulaşmak istiyordu. Genç askerler onun bu haline şaşıyorlar ve ona bakarak kendileri daha bir gayrete geliyorlardı.

O, ihtiyar müc''hide hala askerlerle beraber Kıbrıs içlerine doğru dalıp gitti. Larnaka yakınlarına vardıklarında bindiği atın ayaklarının sürçmesinden dolayı düştü ve oracıkta ruhunu teslim etti. Böylece çok özlediği şeh''det mertebesine kavuşmuş oldu.

Kıbrıs, Hicretin 28. yılında fethedildi. Ümmü Haram (r.anh'') da bu fethin bir sembolü oldu. Larnaka şehrinin Tuz gölü kıyısında bulunan kabrine 1570 m. Senede bir türbe yapıldı. "Hala Sultan" adıyla yüzyıllardır oradan feyiz ve bereket saçmaktadır.

Hala Sultan Türbesi, İstanbul'daki Eyüb Sultan Türbesi gibi Kıbrıs'taki İsl''m varlığının en eski izlerini taşımaktadır. İki Cihan Güneşi Efendimize yakınlığı sebebiyle müslümanlar hep hürmet etmiştir. Ecdadımız, Kıbrıs hizasından geçen gemilere sel''m verdirmiştir. Birinci dünya savaşına kadar buradan geçen Osmanlı gemilerince top atışı ile sel''mlandığı rivayet edilir. Kıbrıs'lı Türkler için "Hala Sultan Kabri ve Türbesi" önemli ziyaretg''hlardan biri olmuştur. Cen''b-I Hak şefaatlerine n''il eylesin. Amin

SMF 2.1.3 © 2022, Simple Machines, TinyPortal 2.2.2 © 2005-2022
Sayfa 0.112 saniyede 25 sorgu ile oluşturuldu.
Lithium theme by Bloc © 2017