Alıntı YapYazılanları ve daha fazlasını hak ediyorsunuz zaten.
yo, estağfirullah...
***
bakın size ne diyecem... inşirah ve fussilet dışında da bazı sitelerde yazıyorum sürekli... yardımcı olmağa çalışıyorum... inanın, teşekkürü bi tarafa bırakın, çoğu kez, adeta düşmanca karşılanıyorum. sen de nereden çıktın gibi bir havayla karşılanıyorum. bazen hakaret bile gördüğüm oluyor. bu tavırlarını anlıyamıyorum bi türlü ama, sora diyorum ki, al işte... senin boyun, hacmin bu kadardır. dostlarının sevgisi seni şımartınca kendini allame zannettin. işte bu senin boyunun gerçek ölçüsüdür. çünkü o insanlar seni tanımıyor ve gerçek terazide tartıyorlar...
işin enteresan tarafı, orta bir kararda, normal bir halde olamadım hiç. ya sevginin, ya da nefretin uç noktalarında gezindim hep. ve yine tuhaftır, bu uç reaksiyonların merkezinde %99 bayanlar vardır. ve hep sordum kendi kendime, bu insanlar mı benim dilimi anlayamadı, yoksa ben mi onları anlamaktan uzağım!
***
daha dündü, bir konu ararken tevafuken bir siteye rast geldim. sadece "mumine" kadınlara ait bir siteydi. başörtüsünü, islami bir simge olarak bayraklaştırmış bu sitede çok kaba ve galiz reklamlar gördüm. sitenin başörtülü resmi logosu altında -çok affedersiniz- üryan bir reklam resmi vardı. içim çok acıdı... yüreğim adeta dikenli tellere tırmandırılmıştı... dayanamadım ve siteye üye olup bu durumun garabetini, bu yaman çelişkiyi afif bir lisan ile kaleme aldım. önce ağır bir fırça çekildi, arkasından o yazı "atta"ya gönderildi... baktım siteye inanılmaz derecede yardım talebiyle gelen iyi niyetli, dinini öğrenmek isteyen bir sürü insan var, gelip sürekli soru soruyorlar, birşeyler öğrenmek istiyorlar... bütün kızgınlığım ve kırgınlığıma rağmen, sırf Allah için ve bu insanlar hatırına orada yazmağa, cevap verilememiş bi sürü suallerini cevaplandırmaya, yol göstermeye çalıştım... gücümün yettiğince... bir görmeliydiniz, sitenin jandarmaları nasıl yüklendiler üstüme, bir sürü saçma sapan, abuk subuk ingilizce teknik terimlerle ne zorluklar çıkardılar, adeta fitil fitil getirdiler burnumdan... diğer tarafta o yardım talep eden iyi niyetli insanların masumiyetini, mahçubiyetini görmeliydiniz... biri, yazdığım cevabi bir yazı için, "hayatımda okuduğum ve beni en çok mutlu kılan satırlardı bunlar" diye yazmış ya, çılgına döndü mübarekler yav... şimdi ben o güzel insanların hatırı için orada yazmakta direniyorum, onlarsa kovalayıp, bıktırıp kaçırmak için direnmeye devam ediyorlar... bakalım bu maç karakolda mı biter, yoksa sahada mı, bilmiyorum.
eh sabah sabah başınızı ağrıttım yav, kusura bakmayın... insan dertlenince soluğu yine dostlarının, sevdiklerinin yanında alıyor... seni anlayabilenlerin yanında nefeslenmek için!
ne iyi ki varsınız ve sizlerin layık olmadığım sevginizle ayakta durmaya çabalıyorum. elbette en başta RABBİMİN rızası için!